Alman Ekonomi Enstitüsü (IW), eski ABD Başkanı Trump’ın “Kasım 2024’te yeniden ABD Başkanı olarak seçilmesinin” ve “gümrük tarifelerini artırma taahhütlerini yerine getirmesinin” küresel ticaret düzeninde karışıklığa yol açabileceğini bildirdi.
IW, ekonomiye yönelik, “Trump 2 döneminde transatlantik ticaret ilişkilerini tehdit eden nedir?” başlıklı analizi yayınladı.Analizde, “Washington ile bir ticaret savaşı” yaşanması halinde Almanya’nın milyarlarca avroluk kayıpla karşı karşıya kalacağı ifade edildi.
IW ekonomistleri, birinci senaryoda, 2025’te ABD gümrük vergilerinin tüm ABD ithalatında yüzde 10’a ve ABD’nin Çin’den ithalatında yüzde 60’a çıkarılmasını, AB’nin ise buna ABD’den yapılan ithalatta yüzde 10’luk bir misilleme tarifesiyle karşılık vermesini modelledi.
Analizde, bu durumda 2028’e kadar Almanya’nın gayrisafi yurt içi hasılasındaki (GSYH) kaybın 127 milyar avro olacağı belirtildi.
İkinci senaryoda ise Trump’ın ABD gümrük vergilerini yüzde 20’ye çıkarması ve AB’nin de ABD’den ithalata yüzde 20’lik bir misilleme gümrük vergisiyle karşılık vermesi modellendi.
Analizde, bu durum gerçekleşirse 2028’de Almanya’nın GSYH’sinde yüzde 1,5’lik bir düşüş olacağı ve 4 yıl içinde kayıpların yaklaşık 180 milyar avroya ulaşacağı belirtildi.
Senaryolar, AB’nin ABD’ye eş değer bir tarife artışı ile tepki vermesi halinde, bu tür önlemlerin ABD ekonomisi için etkisinin olumsuz olacağını da ortaya koydu.
Analizde, “Senaryoya bağlı olarak, ABD ekonomisi 2025’te temel senaryoya kıyasla GSYH’nin yaklaşık yüzde 1,3’ü ile yüzde 1,5’i arasında bir ekonomik kayba uğrayacaktır. Olumsuz GSYH etkileri ilk iki yılda en güçlü olacak ve zaman içinde azalacaktır.” denildi.
Trump’ın ilave gümrük vergisi tehditlerinin dünya genelinde serbest ticarete yönelik tutumların nasıl değiştiğinin yalnızca bir yönünü oluşturduğuna yer verilen analizde, Çin’in ticaret uygulamalarının da serbest ticaret için bir zorluk teşkil ettiği kaydedildi. Analizde, “AB ve Almanya buna daha sağlam bir ticaret politikasıyla karşılık vermelidir. Jeopolitik açıdan gergin bir dönemde bu, inandırıcı bir tehdit ve nihayetinde reel politiğin gerekli bir unsuru olarak misilleme tedbirlerinin uygulanmasını da içerir.” ifadelerine yer verildi.
“ABD ile doğrudan ihracat bağı olmayan birçok şirket de olumsuz etkiden endişe ediyor”
Bu arada, Ekonomi Araştırma Enstitüsünün (Ifo) 2 bin şirketle yapılan anketine göre, Almanya’da neredeyse her iki sanayi şirketinden biri Donald Trump’ın ABD başkanı seçilmesinin kendi faaliyetleri üzerinde olumsuz olmasını bekliyor.
Şirketlerin yaklaşık yüzde 51’i için ise 5 Kasım’daki seçimi hangi adayın kazanacağı fark etmiyor. Sadece yüzde 5’i Trump’ın zaferinin olumlu etkilerini bekliyor.
Ifo Dış Ticaret Uzmanı Andreas Baur, değerlendirmesinde, “Özellikle ABD ile yakın ekonomik bağları olan şirketler, Trump’ın seçimi kazanması halinde olumsuz sonuçlar bekliyor.” ifadelerini kullandı.
Baur, ABD ile doğrudan ihracat bağı olmayan birçok şirketin de olumsuz etkiden endişe ettiğini belirterek, “Çünkü tedarikçi olarak, dolaylı olarak etkilenebilirler.” dedi.
Trump, seçimi kazanırsa gümrük vergilerini önemli ölçüde artıracağını açıklamıştı.