Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Türkiye’de toplam 94 milyon 495 bin 554 mobil aboneden 87 milyon 537 bin 163’ünün 4,5G abonesi olduğunu bildirdi.
Bakan Uraloğlu, AA muhabirine, 4,5G’nin hizmete alınmasının üzerinden 9 yıl geçtiğini bildirdi.
Türkiye’de dijital mobil hizmetlerinin 1994’te 2G ile başladığını anımsatan Uraloğlu, Turkcell ve Telsim (halihazırdaki unvanı Vodafone) ile sağlanan bu imkana 2001’de 2 işletmecinin (Aria ve Aycell) daha katıldığını, daha sonra bunların Avea olarak birleştiğini (halihazırdaki unvanı TT Mobil) söyledi.
Uraloğlu, 2009’de yapılan 3G yetkilendirmesi ile üç işletmeci tarafından mobil geniş bant internet hizmetinin ülke çapında yaygınlaştırıldığını belirterek, “İlerleyen yıllarda 3G’den sonra ortaya çıkan LTE teknolojisi ile tüm dünyada 4G hizmetleri başladı. Ülkemizde de bu hizmetin yetkilendirilmesi için çalışmalar sürdürülerek 4G’ye (LTE) göre daha yüksek veri hızları sunabilen LTE Advanced teknolojisini destekleyen 4,5G hizmeti yetkilendirme ihalesinde mevcut 3 şirkete frekans bantları tahsis edildi. İhale 26 Ağustos 2015’te yapıldı ve hizmet 1 Nisan 2016’da başladı.” diye konuştu.
4,5G teknolojinin sağladığı imkanlara dikkati çeken Uraloğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“4,5G ile 3G’ye kıyasla çok daha hızlı veri ve internet bağlantısı, düşük gecikme süresi ile kesintisiz iletişim, yüksek görüntü kalitesi, daha iyi kapsama alanı, bulut bilişim teknolojisini kullanma, gerçek zamanlı veri paylaşımı, video konferans ve telekonferansta hızlı ve kaliteli iletişim, gelişmiş multimedya entegrasyonu, verilere uzaktan erişim, maliyet düşüşü, kaynakların verimli kullanılması, zaman tasarrufu gibi faydalar sağlandı. Ülkemizde toplam 94 milyon 495 bin 554 mobil abone bulunurken bunların 87 milyon 537 bin 163’ü 4,5G’ye abone. Eylül 2024 sonunda cihazı ve SIM kartı 4,5G hizmetine uygun olan abone sayısı 72 milyon 521 bin 661 oldu. 4,5G uyumlu cihaz sayısı ise 75 milyon 340 bin 251 olarak gerçekleşti.”
5G için “yerlilik” hassasiyeti
4,5G yetkilendirmesinde işletmecilere getirilen belli oranlardaki “yerli malı ürün kullanma” zorunluluklarıyla yerli ve milli mobil teknoloji ekosisteminin oluşturulmasının amaçlandığını vurgulayan Uraloğlu, şebekeye ilişkin toplam yazılım ve donanım yatırımlarının birinci yıl için en az yüzde 30, ikinci yıl için en az yüzde 40, üçüncü yıl ile devam eden dönemde en az yüzde 45’ini yerli malı belgeli ürünlerden, ayrıca, en az yüzde 10’unu da Türkiye’deki KOBİ’lerden sağlama yükümlülüğü getirildiğini bildirdi.
Bu yıl ihalesi yapılıp, gelecek yıl hizmete sunulması planlanan 5G teknolojisinin ise 4,5G’den 10 kat daha hızlı internet ve düşük gecikme süresi sunacağını belirten Uraloğlu, şunları kaydetti:
“Mobil iletişimde yeni bir çağın kapılarını açacak olan 5G, aynı zamanda endüstriyel dönüşümden bireysel kullanıcı deneyimine kadar birçok alanda köklü değişiklikler sağlayacak. Hazırlıkları devam eden 5G yetkilendirmesi çalışmalarında da yerliliğin daha yüksek seviyelerde olması için Bakanlığımız ve kurumumuz koordinasyonunda çalışmalar sürmektedir.”