TrendEkonomi
Pandemide özel araç eğiliminin arttığını ve önümüzdeki günlerde bir sorun olmazsa araç tedariği sorununun da ortadan kalkacağını söyleyen Alper Onay, “Otomotiv sektöründe 2 yıldır ertelenen bir talep mevcuttu. Pandemi ile birlikte insanlar toplu taşıma araçları kullanmak yerine kendi özel araçlarıyla seyahat etmeye yöneldiler ve böylelikle toplumda yeni araç sahibi olma eğiliminde bir artış gözlemliyoruz.
Toyota Plaza Aksoy olarak müşterilerimizden gelen yoğun talebe cevap vermeye çalışıyoruz. Ancak pandemi sürecinde üretime ara verilmesi tedarik konusunu olumsuz etkiledi.
Satışlar açısından en belirleyici unsur halen kısmen de olsa devam etmekte olan tedarik ve araç bulunurluğu sıkıntısı. Toyota Adapazarı fabrikamızın yeni normal ile birlikte tekrar üretime başlaması tedarik sorunumuzu çözmeye başladı.
Önümüzdeki aylarda pandeminin seyrinde farklı bir gelişme söz konusu olmazsa tedarik konusu tamamen çözüme ulaşacaktır kanısındayız” dedi.
Onay, ÖTV’de yapılan değişikliklerin alt segment araç taleplerini arttırdığını söyleyerek, sözlerine şu şekilde devam etti:
“Otomotiv sektörünü son dönemde yakından ilgilendiren bir başka konu ise yeniden düzenlenen ÖTV matrahları. Yoğun bir taleple karşılaştığımız son dönemde ÖTV matrahlarının yeniden düzenlenmesi üst segmentlerde fiyat artışlarına yol açarken, bu artıştan orta ve alt segmentlerin çok fazla etkilenmediğini görüyoruz…
Hatta yeni düzenleme, orta ve alt segmente dahil olan bazı modellerin fiyatları üzerinde pozitif yönde bir etki oluşturdu. Pazarda devam eden talep ile birlikte bu düzenlemenin yoğun bir müşteri trafiğine yol açtığını söyleyebiliriz.
Üst segmentte meydana gelen artışlar sonucunda 1.6 lt motor hacminin altındaki otomobillere bir yönelme olmasını da bekliyoruz. Müşterilerimiz bizden aldıkları bilgiler ışığında orta ve alt segment araçlarda olumsuz bir etki olmadığını gördükten sonra araç taleplerini daha da artırmıştır.
Ön ödemesini yapan fakat sonradan ÖTV düzenlemesi ile birlikte satış fiyatı artan otomobillerimiz için ise satış iptali neredeyse yok denecek kadar az olmuştur”
